Meltem Güneş – İsrail istihbaratının Lübnan’da çağrı cihazlarını eş zamanlı olarak patlatması, siber güvenliğin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Milli Savunma Üniversitesi’nin “Siber Uzayda Güç ve Siber Silah Teknolojilerinin Küresel Etkisi” başlıklı çalışmasında siber silahlar fiziksel zarar veren, istihbarat amaçlı çalışan, birey veya grupları hedef alan, çeşitli askeri tesis ve stratejik kurumları hedef alan silahlar olarak dörtde ayrılıyor. Ayrıca, siber uzayda güçlenen aktörlerin saldırı amaçlı yazılımsal bir güce, yani siber silaha sahip olmasının başka aktörleri rahatsız ettiği belirtiliyor.
Gelenekselden sibere
Yerli silah üreticileri de silah, mühimmat, füze gibi geleneksel silahların yanı sıra siber silah üretimine yöneldi. Özyurt Silah Sanayi CEO’su Serdar Özyurt bir grup gazeteciye yaptığı değerlendirmede, “siber silah” kavramının, esasında siber saldırı aracı olarak tercih edilen yazılımı ya da bir saldırı aracını nitelendirmek için kullanıldığını ifade etti. Özyurt, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kurulumuna onay verilen Siber Güvenlik Başkanlığı’nın (SGB) siber silahların üretimi, dağılımı ve kullanımına dair bir kontrol mekanizması oluşturması açısından hayati öneme sahip olacağını anlattı.
50 milyar dolarlık pazar
Özyurt, siber silahın bileşenleri içinde yer alacak kötü amaçlı yazılımların çoğunun insanları öldürmek, yaralamak veya mülke zarar vermek için tasarlanmadığını, sadece istihbarat toplama ya da veri elde etme amacıyla hedef sistemde çalışması için üretilen yazılımlar da olduğunu aktardı. Özyurt, “Siber vatanı, siber kalkanla koruyacağız. Biz de yerli silah sanayicileri olarak yalnızca barışçıl ve savunma amacıyla kullanılmak üzere siber silahlar geliştirmek için yatırımlarımızı bu alana kanalize edeceğiz. Siber silah pazarı küreselde 50 milyar, Türkiye’de ise 2 milyar dolarlık bir pazara sahip. Yalnızca siber güvenlik amacıyla geliştirilen ve silah olarak tabir edilen bu yazılımların geliştirilmesi büyük bir teknolojik devrimi de beraberinde getirecektir. Türkiye burada öncü ülkelerden biri olma fırsatını kaçırmamalı” dedi.
‘İsrail’in tekeli kırılmalı’
Dünya çapında yüzlerce siber silahın farklı adlarla üretilip satıldığını belirten Özyurt, “Örneğin sadece İsrail’e ait 30’a yakın firma olduğu ve bunların aynı amaçla küresel pazara ürün sundukları çeşitli kaynaklarca tespit edilmiştir. Teknoloji, yok edici güçlerin bir aracı olmamalı. İsrail’in son saldırıları sadece Hizbullah için değil, tüm bölge için bir tehlike. Bu sebeple bu alana yapılan yatırımlar artırılarak İsrail’in bu alandaki tekeli kırılmalı” değerlendirmesini yaptı.